16. Bölüm Özeti |
Chilsuk ile karşılaşan Duk Man hançerini eline aldığında onun "Bir şeyin yok ya" dediğini duyar. Seslerin olduğu tarafa doğru giderken önünü göremediğini fark eder. Gözlerinin görmediğini anlar. Bu arada Sohwa bulunmuştur. Baş Rahibe ile birlikte tapınağa girer. Duk Man onu takip etmek istese de tapınağa giremez. Öte yandan Mi Shil ve Baş Rahibe Shilla'yı kötü günlerin beklediğini söyleyerek ayin yapılması gerektiğini krala söyler. Yapılan ayin sonucu herkes Mi Shil'e vahiy geleceğine inanmaktadır. Mi Seng Efendi (Mi Shil'in kardeşi), halkı korkutabilmek ve Mi Shil'in asıl amacını yerine getirebilmek için bir oyun hazırlar. Bu oyuna göre bir kuyuda buddha heykeli çıkacak ve onda vahiy yazacaktır. Vahyin yükselebilmesi için fasulye kullanacaklardır. Nitekim bu olay gerçekleşir. Vahiy Gayaların kovulması olarak yorumlanacaktır. Eğer bu yapılmazsa ay tutulması gerçekleşeceğini söyler. Herkes merakla ayı seyrederken tutulma gerçekleşir. Duk Man korku içinde Mi Shil'in yanına döner. Aslında ay tutulmasının doğal bir olay olduğunu bilmektedir. Fakat Mi Shil'in bunu kullanarak insanları korkutması onu da endişelendirmiştir. Mi Shil, Prensesin casusu olduğunu bildiğini söyler. Ayrıca Sadam'ın Erik Çiçeği denilen şeyin tutulmaları ve doğal olayları gösteren bir takvim olduğunu da açıklamıştır. Bu sırada prenses tapınağa koşmuştur. O da titreyerek ağlamaktadır. O sırada Sohwa ortaya çıkar ve prensesin elini tutar. Titrediğinden yola çıkarak onun Duk Man olduğunu düşünmektedir. |